MI6, CIA, İHVAN VE NAZİ İTTİFAKI
Gazeteci Yazar Thierry Meyssan, Ukrayna'daki savaşın Straussianlar (Siyonist ve faşist Amerikalı Yahudiler) tarafından hazırlandığını ve 17 Şubat'ta Kiev'in Donbass'a saldırısıyla tetiklendiğini gösterdikten sonra, Üçüncü Reich'ın düşüşünden bu yana Anglo-Saksonları Banderistler'e bağlayan gizli tarihe geri dönüyor.
Alarm: 30 yıldır Ukrayna ve Baltık Devletleri'nde Nazi ırkçılığının yeniden canlandığını göremedik ve hoş karşıladığımız Ukraynalı sivillerin çoğunun Banderist ideolojisine batmış olduğunu hala görmüyoruz. Uyanmak için Batı Avrupa'da Nazi saldırılarının başlamasını bekliyoruz.
NAZİZME BATI DESTEĞİ (1933-1940)
ABD ve müttefiklerinin Rusya'ya karşı Ukraynalı Banderistlere verdiği büyük destek, Hitler Almanya'sının SSCB'ye karşı savaşının ilk günlerindeki destekle karşılaştırılabilir.
İstisnasız tüm Batılı devletlerin, şu ya da bu zamanda, Nazilerin 1929 ekonomik krizine çözüm olduğuna inandıklarını hatırlayalım. Sadece onlar kapitalizme güvenilir bir alternatif sunuyor gibiydi. Elbette bu insanların tamamı, Nazi tehlikesi üzerlerine dönünce fikir değiştirdi.
Örnek olarak, Reich'ın Yahudi politikasından büyülenen Fransa Dışişleri Bakanı Georges Bonnet'in Alman mevkidaşı Joachim von Ribbentrop'a Fransız, Polonyalı ve Alman Yahudilerini uzak bir koloni olan Madagaskar'a sürgün etmeyi teklif ettiğini hatırlayalım.
6 Aralık 1938'de aynı Georges Bonnet, Nazi Reich Dışişleri Bakanı Joachim Ribbentrop ile Fransız-Alman Barışçıl İşbirliği Taahhüdü'nü imzaladı.
İngiltere Başbakanı Neuville Chamberlain, Çekoslovakya'yı Reich'ın yararına tasfiye eden 30 Eylül 1938 tarihli Münih Anlaşması'nı organize ederken, İngiltere Merkez Bankası Başkanı Montagu Norman, Nazi ordularını güçlendirmek için 27 ton Çekoslovak altınını çaldı.
Veya Başkan George H. Bush'un babası ve Başkan George W. Bush'un büyükbabası Prescot Bush, 1940 yılında Auschwitz esir kampının fabrikalarına yatırım yaptı (ki bu kamp 1942'de bir imha kampı haline geldi)
Nazizmin çöküşünden sonra bu insanlar adalete teslim edilmedi. Tam tersine saflar yakınlaştırılmaya ve bu suçları unutturulmaya çalışıldı. Aynı hataları tekrarlamamaya dikkat edelim!
SOĞUK SAVAŞ SIRASINDA UKRAYNALILARIN ROLÜ
İkinci Dünya Savaşı sırasında, Nazizm teorisyeni Alfred Rosenberg ve Doğu Bakanı (Ostminister), SSCB halklarının Führer Adolf Hitler yararına ayaklandırılması işini Letonyalı Gerhard von Mende'ye emanet etti.
Von Mende bunu yaparken, 3. Reich'ın düşüşünden sonra CIA tarafından ele alınan azınlıkların manipülasyonu için bir model tasarladı. Von Mende, İhvancı Kudüs Baş Müftüsü Emin el-Hüseyni'nin yardımıyla Göttingen ve Dresden'de mollalar için okullar kurdu, Kırım'a bir Başmüftü atadı ve Doğu SS alaylarını askere aldı.
Letonyalı Von Mende, aynı zamanda Ukraynalı Nazi "milliyetçi" Stepan Bandera'nın da ayakçısıydı.
Washington'da Başkanlar Truman ve ardından Eisenhower, Sovyetlere karşı psikolojik savaşa odaklanmaya karar verdiler. CIA, Münih'te Radio Liberty'yi işleten AmComLib'i (SSCB Halklarının Kurtuluşu için Amerikan Komitesi) kurdu.
Gerhard von Mende'yi bu iş için 'geri dönüştürdüler'. Said Ramazan'a (İhvan kurucusu Hassan el-Benna'nın damadı) emanet edilen Münih'teki caminin yapılmasını öneren oydu. Stepan Bandera'nın sorunlarını çözen ve onu MI6 ve CIA'e alan da (Reinherd Gehlen ile birlikte) oydu.
Stepan Bandera'nın eski yardımcısı ve Nazilerin atadığı Ukrayna Başbakanı Yaroslav Stetsko, II. ABN'yi (Anti Bolşevik Milletler Bloku) Soğuk Savaş sırasında, bu sefer ABD için sürdürdü. Böylece CIA tarafından kurulan Dünya Anti-Komünist Birliği'nin (WACL) bir ayağı oldu.
ABN'nin merkezi, Stepan Bandera ve Yaroslav Stetsko'nun SSCB'de sabotaj operasyonları yürüttüğü Münih'teydi. ABN'nin başkanı, Kuzey Atlantik Konseyi'nin (Müttefik Devletler'e komuta eden sivil otorite) eski başkanı Dane Ole Bjørn Kraft'tı.
CIA ve MI6 ile işbirliği içinde, yani Frank Wisner (Nicolas Sarkozy'nin büyükbabası) ve ünlü İngiliz casus Kim Philby'nin gözetiminde çeşitli operasyonlar planlandı. Ancak ikincisi Kraliyete ihanet etti ve KGB'ye bilgi verdi, fakat başarısız oldu.
Yaroslav Stetsko'nun işbirlikçilerinden biri olan Lev Dobriansky, ABD'nin Bahamalar büyükelçisi olurken, kızı Paula Dobriansky, George W. Bush yönetiminde Demokrasiden Sorumlu Devlet Müsteşarı olarak görev yaptı.
1932-33'te Ukrayna'yı vuran büyük kıtlık Holodomor'un Rusya'yı ve Kazakistan'ı da harap ettiğini insanlara unutturmak ve herşeyin Ukrayna halkını ortadan kaldırmak için Stalin tarafından yapıldığına inandırmak için on yıllık tarihi araştırmaları finanse eden Bayan Dobriansky'ydi.
Bu efsane Banderistlerce Rusların yüzyıllardır Ukraynalılardan nefret ettiğine inandırmak için manipüle ediliyor. Avrupa Parlamentosu 2008'de bunu onayladı. Sonrasında, Paula Dobriansky Reuters ajansında üst düzey görevlerde bulundu ve halen Atlantic Council'de çalışıyor.
Paula Dobriansky, CIA'nin 2014 Maidan darbesi sırasında da NED'in başkan yardımcısıydı.
Başkan Ronald Reagan ve Başkan Yardımcısı George H. Bush, 1983 yılında Beyaz Saray'da Yaroslav Stetsko da dahil olmak üzere Banderistleri ağırlamıştı.
Bandera 1955'te KGB tarafından öldürüldü. Stetsko 1986'da öldü. Her iki adam da Waldfriedhof'taki Alman mezarlığına gömüldü.
CİHADİLERE ANGLO-Sakson Desteği
1979'da ABD Başkanı Jimmy Carter "Kasırga Operasyonu"na onay verdi. Amaç, Müslüman Kardeşler üyesi Arap cihatçıları komünist hükümete karşı savaşmaları için Afganistan'a göndermekti. İşte o zaman bu küçük terör örgütü gerçek bir ordu haline geldi.
Afganistan'daki savaşlardan Yugoslavya ve Çeçenya'dakilere ve nihayet Irak ve Suriye'deki DAEŞ'e kadar bu İhvancı terör zinciri devam etti.
Kırk yıldır, tüm NATO üyesi ülkeler, bu cihatçılara "siyasi sığınma" sağlamaya davet edildi. En az 17 müttefik devlet "Çınar Kereste Operasyonu"na katılarak cihatçılara Batı'yı tehdit edene kadar milyarlarca dolarlık silah sağladı. Nazilerde de aynı hataları tekrarlamayalım!
UKRAYNA BANDERİSTLERİ, Hırvat USTASA VE BALTIK NEO-NAZİLERİ İÇİN BATI DESTEĞİ
Soğuk Savaş sırasında, eski Naziler, ABD tarafından Sovyet karşıtı aygıtına entegre edildi. Örneğin, "Lyon Kasabı" Klaus Barbie, Bolivya'da faşist rejimin polis şefi oldu.
Avusturya, Yunanistan ve Fransa'da Yahudileri yok ettikten sonra Suriye Cumhurbaşkanı (Baas'tan önceki) özel danışmanı olan Alois Bruner bunlardan bazılarıydı. Ancak bu Nazi geri dönüşümleri, SSCB'nin dağılmasıyla birlikte durmuş gibi görünüyordu.
Ancak Varşova Paktı'nın dağılması ve eski Sovyet devletlerin bağımsızlığına kavuşmasıyla birlikte Banderist, Ustaşa ve Nazi milisleri kamusal alanda ortaya çıktı. Soğuk Savaş döneminde ebeveynlerinin işbirliği hatrına Anglo-Sakson desteğini aldılar.
Örnek olarak hatırlıyoruz:

Yorumlar
Yorum Gönder